Diyabet ülkemizde hızla ilerleyen hastalıklar arasındadır. Modern yüzyılın hastalığı olarak bilinen diyabet hakkında gelin daha fazla bilgi edinelim.
Diyabet Nedir?
Diabetes mellitus; insülin hormon yokluğu, yetersiz ya da etkisizliği nedeni ile kandaki şeker oranının artmasıyla ortaya çıkan bir hastalıktır. İnsülin hormon eksikliği karbonhidrat, yağ ve protein metabolizmasının bozulmasına neden olmaktadır. Bozulan metabolizma sonucu ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Diyabet Hastalığının Nedeni Nelerdir?
Diyabet hastalığının başlıca belirtileri şunlardır:
- Polidipsi (susamanın artması, ihtiyaçtan fazla su içilmesi)
- Poliüri (idrar yapımının artması)
- Polifaji (iştah artması sebebi ile aşırı yemek yeme)
- Halsizlik, yorgunluk
- Ani görme değişiklikleri
- Ellerde ve ayaklarda titreme ve uyuşukluk
- Ciltte oluşan kuruluk
- Yaraların geç iyileşmesi
- Sık sık tekrarlayan enfeksiyonlar
- Bulantı, kusma ve karın ağrısı
Gibi belirtileri bulunmaktadır.
Diyabete Neden Olan 10 Etken
Yapılan birçok araştırmalar sonucunda diyabet hastalığının genetik ve çevresel nedenlerden kaynaklı olduğu öğrenilmiştir. İşte bu nedenlerden bazıları:
Fazla Kilolar
Vücuttaki yağın aşırı birikmesi anlamına gelen obezite, diyabete yol açan en önemli sebeplerden birisidir. Bu aşırı yağlardan salınan bazı hormonlar ve kimyasallar metabolizmayı olumsuz etkileyerek diyabete sebep olmaktadır. Dolayısıyla diyabetten korunmada en önemli kurallarda birisi fazla kilolardan korunmaktır.
Yanlış Beslenme
Karbonhidrat ve yağ oranı yüksek gıdalar tüketmek hızla kilo almaya sebep olmaktadır. Düşük oranda lif içeren ve glisemik indeksi yüksek gıdaları aşırı tüketmek de sık sık acıkmaya ve daha çok gıda tüketimine sebep olduğundan uzak durmak önemlidir. Sofra şekerinin bir sanayi ürünü olduğu, fazla kullanılmasının fazla kalori alımına yol açtığı da bir gerçektir. Mısır şurubu gibi katkı ürünleri ile hazırlanan gıdalar, sakatat vb. hayvani artıklarla desteklenmiş et ürünlerinin kalori ve yağ yükü ile beklenenin üzerinde olduğundan bu tarz ürünlerde sağlıksız gıda kapsamına girmektedir.
Öte yandan meyveler, meyve şekeri içermelerine rağmen beraberinde yoğun lifler ile alındığından aşırı tüketilmedikleri sürece zararlı değildirler. Ancak suyunu sıkıp tüketmek yerine posasıyla tüketmeye dikkat edilmelidir.
Hareketsizlik
Modern toplumlarda giderek azalan fiziksel aktiviteler diyabetin yaygınlaşmasında en önemli etkenlerdendir. Gıdalar ile alınan kaloriler başlıca fiziksel aktivite ile harcandığından, günlük hareketliliğinizi en üst düzeyde tutmaya çalışın. Kısa mesafelerde taşıt, asansör ve yürüyen merdiven kullanmaktan kaçının. Daha önemlisi düzenli egzersizi yaşam tarzınız haline getirin.
Egzersiz, kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olmanın yanı sıra kilonun, kan basıncı ve kan yağlarının azaltılmasına yardımcı olmaktadır. Böylece kalp krizi ve inme riski de azalmaktadır. Haftada en az 3 gün ve 30 dakika boyunca tempolu yürüyüş, bisiklet kullanma, yüzme, dans gibi vücut kaslarını çalıştıran fiziksel aktivitelerle ilgilenin. Kilo sorununuz var ise de bu aktiviteleri her gün yapın.
Bazı Hastalıklar ve İlaçlar
Özellikle tiroit bezin olduğundan çok çalışması, yüksek tansiyon ve kan yağlarının yüksek olması diyabet gelişme riskini arttırdığı için düzenli kontroller önemlidir. Ayrıca kortizonlu romatizma ilaçları, doğum kontrol hapları ve idrar söktürücü ilaçlarda metabolizmayı olumsuz etkileyerek diyabete sebep olmaktadır.
Kronik Stres Diyabet Yapıyor
Stres hormonları vücutta insülin direncini artırmaktadır. Bu hormon seviyesinde az da olsa artışın sürekli olması kişiyi obezite, diyabet, kalp ve damar hastalıkları için riskli yapar. Genetik metabolizması yatkın olanlar ise doğal olarak daha kolay bu hastalıklarla yüz yüze kalacaklardır.
Kentleşme
Toplumlarda kırsal kesimlerden büyük kentlere göç de diyabete yakalanma riskini artırmaktadır. Çünkü kırsal kesimde yüksel olan fiziksel aktivite düzeyi ve sağlıklı beslenme alışkanlığı şehrin kargaşası içinde yok olmaktadır bu da beraberinde obezite ve diyabete yol açmaktadır.
Sporun Bırakılması
Profesyonel spor ya da düzenli egzersiz yapanların metabolizması hızlı kalori yakılmasına uyum sağladığı için herhangi bir nedenden ötürü sporun bırakılması daha önce harcanabilen kalorinin vücutta yağ olarak birikmesine, dolayısıyla obeziteye, beraberinde ise diyabete yol açmaktadır.
Çocukluk Çağı Obezite
Çocukluk ve ergenlik döneminde yanlış beslenme, bol miktarda şekerli gıda tüketimi ve hareketsizlik nedeniyle kolay bir şekilde kilo artışı gözlemlenmektedir. Çocuğun ilk beslenme alışkanlığı aile içinde oluştuğundan aileler çocuklarına doğru örnek olmalı, sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmalı ve spora yönlendirilmelidir. Ailesinde kiloya eğilim, obezite, diyabet ya da kalp damar hastalığı bulunan çocuğun risk grubunda olduklarını da unutmamak lazım.
Sık Gebelik
Sık gebelik, değişen hormon düzeyleri sebebi ile annenin metabolizmasını zorlayan bir unsur olduğundan, metabolizması yatkın bireyleri diyabete taşıyabiliyor. Gebelikteki şekerin yükselmesi yani gebelik diyabeti daha da arttırıyor.
Genetik Yatkınlık
Diyabette genetik yatkınlık önemli bir unsurdur. Eğer ebeveynlerden biri 50 yaşından sonra diyabete yakalanmış ise risk yüzde 7, daha erken yaşta yakalanmış ise risk yüzde 15’i bulmaktadır. Hem anne hem babada diyabetik var ise risk yüzde 50’yi bulmaktadır. Ancak sağlıklı yaşam ile bu riski azaltmak da mümkündür.
İzleyin: Şeker (Diyabet) Hastalığı Nedir ? Sık Görülen 10 Belirtisi
Diyabet Hastalığı Tedavisi
Diyabet tedavisinde her diyabetli için geçerli olan ilkeler bulunmaktadır:
- Tıbbi beslenme tedavisi (diyet)
- Egzersiz
- Kan şekerini düşüren ilaçlar
- Eğitim
Diyabetlinin kendini izlemesi gibi ilkeler bulunmaktadır.